“Eşref Rüya”nın Irmak’ı Ceren Benderlioğlu: “Tarkan, hayatımı bilmeden çok kez kurtardı!”

D-Smart’ın nostalji ve futbolu buluşturan eğlenceli programında bu hafta özel bir konuk vardı: Kanal D ekranlarının sevilen dizisi “Eşref Rüya”nın dikkat çeken karakteri Irmak Bozok’a hayat veren başarılı oyuncu Ceren Benderlioğlu. Programın sunucuları Berke Kosova ve Semih Sezerli ile keyifli bir sohbet gerçekleştiren Benderlioğlu, diziden müziğe, futboldan özel hayatına kadar samimi açıklamalarda bulundu.

“Her yeni bölümü dört gözle bekliyorum”

Eşref Rüya hakkında heyecanını dile getiren oyuncu, “Eşref Rüya’da çok dinamik ve kaliteli bir ekiple çalışıyorum. Daha altıncı bölümü çekmeye başladık ama siz dördüncü bölümü izlediniz. Her şey taze, enerjik ve koşturmalı geçiyor. Uzun süredir bu kadar heyecanlandığım bir proje olmamıştı. Eşref Rüya’nın yeni bölümlerin senaryosu mail kutuma düştüğünde hemen okuyorum. Bu dizide sadece oynamıyorum, aynı zamanda içine giriyorum, yaşıyorum. İzleyiciyle kurduğumuz bağ da bunu destekliyor. O yüzden çok mutluyum. Bizi izlemeye devam edin,” diyerek dizinin temposuna dikkat çekti.

Planlı yaşam onun vazgeçilmezi

Röportajın dikkat çeken anlarından biri ise Ceren Benderlioğlu’nun Eşref Rüya’da canlandırdığı karakteri Irmak Bozok ile ne kadar benzerlik taşıdığı sorusuna verdiği içten yanıt oldu: “Aslında Irmak’tan bile daha titiz ve programlıyım. Zamanı kontrol edemesem de günü planlamak benim için şart. Çünkü çalışıyorum, annelik yapıyorum, eşim var, sosyal hayatım hareketli ve hâlâ eğitimler almaya devam ediyorum. Eğer planlı olmazsam bu tempoda ayakta kalmam mümkün değil. Her dakikam organize olmalı,” sözleriyle çok yönlü hayatını anlattı.

“Tarkan, abim gibi… Hayatımı güzelleştirdi”

Doksanlı yılların müziğine olan hayranlığıyla tanınan oyuncu, Tarkan sevgisini de gizlemedi. “90’lar Türk müziğinin altın çağıydı. Burak Kut, Rober Hatemo, hepsi birer efsaneydi ama Tarkan’ın yeri bende çok farklı. Bu bir hayranlık değil, adeta kardeşlik hissi. Onun konserlerine ne zaman gitsem hayatımın o senesi hep çok güzel geçti. Enerjisi bana geçiyor. Gerçekten de hayatımı bilmeden birçok kez güzelleştirdi ve yolumu aydınlattı,” diyerek duyduğu hayranlığı dile getirdi.

“Fenerbahçe, hayatımda ideolojik bir yer tutuyor”

Koyu bir Fenerbahçeli olduğunu her fırsatta dile getiren Benderlioğlu, futbolla olan bağını şu sözlerle özetledi: “En son Bursaspor maçına gitmiştik. Fenerbahçe 4-0 yenildi. O maçtan sonra bir hafta boyunca sesim çıkmadı. O günden sonra maçları anında izlememe kararı aldım. Hatta zaman zaman kulaklarımı kapatıp totem bile yapıyorum. Benim için Fenerbahçelilik sadece bir futbol sevgisi değil; aileden gelen, kuşaklar boyu süren bir aidiyet duygusu. Dedem de aynı şekildeydi. Kızım doğar doğmaz Fenerbahçe forması giydi. Evde lisanslı ürün sayısını saysak, sanırım bir mağaza açarız,” diyerek tutkuyla bağlı olduğu kulübünü anlattı.

Hayatının merkezinde iki sabit: Tarkan ve Fenerbahçe

Kendisi için hayatının olmazsa olmazlarını da açıklayan ünlü oyuncu, “Hayatımda iki sabit var: Tarkan ve Fenerbahçe. Biri müzikte, diğeri sporda bana moral, motivasyon ve enerji kaynağı. Günlük hayatımda zorlandığım anlarda ya Tarkan dinlerim ya da eski bir Fenerbahçe maçını açar izlerim. Her ikisi de beni yeniden ayağa kaldırır. Onlarsız bir dünya düşünemem,” diyerek sözlerini tamamladı.